10 Mayıs 2015 Pazar

EDİRNE
EdirneTürkiye'nin Edirne ilinde yer alan şehir ve aynı ilin merkez ilçesi. Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde, Yunanistan veBulgaristan sınırında yer almaktadır. 2013 sayımına göre şehir nüfusu 150.260, toplam nüfusu ise 164.048'dir.
COĞRAFYA
Türkiye'yi Avrupa'ya bağlayan karayolu üzerindeki serhat (sınır) şehridir. Edirne, TuncaArda ve Meriç ırmaklarının buluştuğu düzlükte kurulmuştur. Karasal iklim hakimdir. Yunanistan ve Bulgaristan'ın yanında kuruludur. Şehir merkezi Yunanistan'a 7 km, Bulgaristan'a 17 km uzaklığındadır.
TARİH
Edirne civarına bilinen ilk yerleşimciler, Trak kabilelerinden Odrisler ve Bettegerilerdir.Yaygın görüşe göre günümüzde Edirne'nin bulunduğu Meriç ile Tunca nehirlerinin birleştiği yere Odrisler tarafından, Odris veya Odrisia adı verilen açık bir şehir veya pazar yeri kurulmuştu.MÖ 1400-1200 yılları arasında bölge Akaların eline geçti ve bu dönemden sonra "polis" hâline getirildi. Ahameniş İmparatoru I. Darius'un MÖ 510'larda yıllarında İskitler üzerine düzenlediği sefer sırasında bölge Pers hakimiyetine girdi. MÖ 460 yılında I. Teres hükümdarlığında bağımsızlığını ilan eden Odrisler, tekrardan bölgenin hakimi oldu.MÖ 340 yılında II. Filip hükümdarlığındaki Makedonların eline geçen yerleşim yeri, bu dönemde Orestia adıyla anılmaya başlandı. Bölge, daha sonraları Kelt istilalarına da uğradı. Makedonların kontrolündeki Orestia, MÖ 168'de Romalıların eline geçti. Roma İmparatoru Hadrianus'un MÖ 123-124 yılları arasında gerçekleştirdiği doğu seyahati sırasında adı Hadrianapolis olarak değiştirilen Orestia'ya şehir statüsü verildi. Roma İmparatorluğu'nun 395 yılında ikiye ayrılmasının ardından Bizans İmparatorluğu'nun kontrolünde kalan Hadrianapolis, bu dönemde GotHunPeçenekAvar ve Bulgar saldırılarına maruz kaldı.
813 yılında Bulgaristan Hanı Krum tarafından ele geçirilen şehir, Krum'un ölümü sonrasında tahta geçen Omurtag'ın Bizans İmparatoru V. Leo arasında 815 yılında yapılan antlaşmayla birlikte iki devlet arasında otuz yıllık barış sağlanırken şehrin kontrolü Bizans İmparatorluğu'na bırakıldı.
1000'li yıllarda şehir, birkaç defa Peçenek ve Kuman saldırısına uğrasa da Bizans İmparatorluğu kontrolünde kaldı.Haçlı Seferleri sırasında çeşitli saldırılara uğrarken, Latin İmparatorluğu kontrolüne giren şehirde Bulgarlarla 1205'te yapılanmuharebede Latinler mağlup oldu. Latin İmparatorluğu'nın 1261 yılında yıkılması sonrasında Hadrianapolis Bulgarların yönetimine girdi. Farklı kaynaklara göre 1361-1371 yılları arasında değişiklik gösteren süreçte şehir Osmanlı İmparatorluğu topraklarınakatıldı.Türklerin eline geçince adı Edirne olarak değişen ve daha sonradan Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapan şehir, 1453'te İstanbul'un başkent olmasından sonra da önemini kısmen yitirse de, padişahların gözde yerlerinden biri ve canlı bir ticari ve idari merkez olarak kalmıştır. 18. yüzyılda yangınlar ve depremle sarsılan kentin gelişimine en büyük darbeyi, bir zamanlar avantaj teşkil eden Balkanlara açılan kapı olma niteliğinin Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemeye başlamasıyla dezavantaja dönüşmesi vurmuştur. Yabancı işgalini ilk olarak 1828-29 yılındaki Osmanlı-Rus harbinde yaşayan şehir, 93 Harbi'nde (1877-1878) tekrar Ruslar, Balkan Harbi'nde (1912-1913) ise Bulgarlar tarafından işgal edilmiştir. Birinci Balkan Savaşından sonra kabul edilen barış anlaşmasıyla Bulgaristan'a geçen kent, daha anlaşmanın mürekkebi kurumadan patlak veren İkinci Balkan Savaşından sonra tekrar Türk topraklarına katılmıştır. I. Dünya Savaşı'ndan Osmanlı İmparatorluğu'nun yenilgiyle çıkmasının ardından Edirne, Temmuz 1920'de Yunan işgaline uğramış, Kurtuluş Savaşı'nın başarıyla sonuçlanmasıyla 25 Kasım 1922'de (Edirne'nin Kurtuluşu) nihai olarak Türk egemenliğine girmiş ve Lozan Anlaşması'yla Yunanistan'dan savaş tazminatı olarak geri alınan Karaağaç'ın 15 Eylül 1923'te Türkiye'ye katılmasıyla ilin sınırı bugünkü halini almıştır.
SANAT VE KÜLTÜR
Bir zamanlar Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapmasından dolayı şehir han, cami, çarşı gibi tarihi eserlerle süslüdür.

Külliyeler

Camiler-Kiliseler-Sinagoglar

Edirne'de Mimar Sinan'ın "ustalık eserim" dediği Selimiye CamiiÜç Şerefeli Cami ve Eski Cami , Dar-ül Hadis Camii Edirne'nin en önemli eserlerini oluşturur.
Ayrıca Hıristiyan kültürüne ait Kaleiçinde bulunan İtalyan Katolik Kilisesi, Kıyıkta bulunan Sveti Georgi Bulgar kilisesi ve Kirişhanede bulunan Sveti Konstantin-Elena Bulgar Kilisesi vardır.Ayrıca Yahudi kültürüne ait Kaleiçinde Edirne Büyük Sinagogu bulunur. Bu, Türkiye sınırları içerisindeki en büyük, Avrupa'daki 3. büyük sinagogdur.

Kapalı çarşılar

Selimiye ArastasıBedesten ve Alipaşa adlı üç kapalıçarşısı bulunmaktadır.

Edirne Sarayı

Ana madde: Edirne Sarayı
Osmanlı döneminde kullanılan saraydan o zamanlardan günümüzde adaletin timsali olan Adalet Kasrı haricinde bir bina kalmamıştır, önünde seng-i arz ve seng-i ibret. Kum Kasrı Hamamında restorasyon çalışmaları devam etmekte olup, restorasyon çalışmalarına başlanılan Matbah-ı Amire'de (Saray Mutfağı), 2013 yılı itibarıyla çalışmalar tamamlanmış bulunmaktadır.[25] Saray mutfağı müzeye dönüştürülecektir.
EL SANATLARI
Edirne, Osmanlı döneminde çini ve seramik sanatının önemli merkezlerindendi. Edirne'deki saray ve önemli binaların çinileri, şehrin sanatsal geleneğinin ürünleridir.
Edirne'deki el sanatları üslubuna "Edirnekâri" (Edirne işi) adı verilir. Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti olduğu dönemden beri Edirne'deki el işleri yüksek nitelikleriyle beğeni toplamıştır. Günümüzde de bu gelenek ağaç ve oyma işlemeciliğinde devam etmekte; sandık ve dolap gibi ahşap malzemeler üzerine boya ile yapılan desenlerle kendini göstermektedir. Lake kap ve kutu yapımcılığı, çiçek ressamlığı, ciltçilik, hattatlık (özellikle talik yazı), ahşap oyuculuğu ve mezar taşçılığı, Edirne'deki diğer el sanatlarıdır.
Günümüzde süpürgecilik de bir el sanatı olarak varlığını sürdürmektedir. Turistik bir faaliyet haline dönüşen mis sabunculuğu da bir diğer geleneksel el sanatıdır.
SELİMİYE CAMİİ

ADALET KASRI

BALKAN ŞEHİTLİĞİ


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder